FED faizi sabit tuttu 2024 için sıkı para politikası sinyali verdi

Amerika Merkez Bankası (FED), Eylül ayı faiz toplantısında beklentiler dahilinde faiz oranını sabit tuttu. Böylece politika faizi yüzde 5,25 ila yüzde 5,50 aralığında sabit kaldı. FED en son 2022 Haziran ayında faiz oranını sabit tutmuştu.

FED aynı zamanda enflasyonla mücadele için 2024 yılı boyunca beklentilerin üzerinde sıkı para politikası izleyeceği beklentisini arttırdı.

Federal Açık Piyasa Komisyonu’nun iki gün süren toplantısının ardından yayınlanan açıklamada, daha önceki tahminlerden daha güçlü ekonomik büyüme ve istihdam artışına değinilerek, enflasyonun yüksek kalmaya devam ettiği belirtildi. Yumuşak inişin, yani resesyon olmaksızın ekonomik toparlanmanın da beklentiler dahilinde olduğu vurgulandı.

Amerika Merkez Bankası’nın bu yıl için en az bir faiz artışına daha gitmesi öngörülüyor.

Powell: “Sıkılaşma gerektiği sürece devam edecek”

Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell faiz kararından sonra yaptığı açıklamada, gerekli olduğu takdirde para politikasında sıkılaşmanın devam edeceğini söyledi.

Powell, FED’in enflasyonu yüzde 2’lik hedefine düşürme taahhüdüne sıkı sıkıya bağlı olduklarını ve 2026’da bu hedefe ulaşabileceklerini öngördüklerini belirtti. Jerome Powell, “Ülke çapında herkesin bu durumdan etkilendiğini biliyoruz ama attığımız her adım kamu yararınadır” dedi.

Jerome Powell, FED’in faiz kararlarını toplantıdan toplantıya veriler ışığında almaya devam edileceğini, faizi sabit tutma kararının, istenen noktada olunduğu anlamına gelmediğini belirtti. Powell, gerektiğinde faizi arttırmaya hazır olduklarını kaydetti.

FED yetkilileri, faiz oranlarının beklenenden daha yüksek olması ve para politikasındaki hızlı sıkılaşmaya rağmen istihdam ve büyüme sağlayan bir ekonomiye karşı risk oluşturmasına rağmen enflasyonla mücadeleden taviz verme konusunda isteksiz görünüyor.

FED'in faiz oranlarını yükseltmesi, bankaların ve mali kuruluşların da konut kredisi (mortgage), şirketi kredisi, kredi kartları ve diğer finansman araçları için kendi faiz oranlarını arttırması anlamına geliyor. Bu durum, yatırımları ve hanehalkı harcamalarını azaltıyor. Talebin azalması, enflasyonu düşürüyor.