Polonya’nın yeni Başbakanı: Avrupa yanlısı Donald Tusk

Eski Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk, Polonya’nın yeni Başbakanı oldu. Tusk dönemiyle, Polonya’nın AB ile ilişkilerinde iyileşme bekleniyor.

Polonya’da parlamento dün Tusk’a yeni bir koalisyon hükümeti kurma yetkisi verdi. Başbakan Mateusz Morawiecki'nin hükümeti ise dün parlamentodaki güven oylamasını kaybetti. Böylece siyasi krizin yaşandığı ülkede popülist ulusal muhafazakar partisinin sekiz yıllık iktidarı sona ermiş oldu.

Tusk ise aynı günün ilerleyen saatlerinde parlamentoda yapılan oylamada, 201’e karşı 248 milletvekilinin desteğini aldı. Eski Avrupa Konseyi Başkanının bugün parlamentoda hükümetin planlarını açıklayan bir konuşma yapması ve yarın Cumhurbaşkanı Andrzei Duda'dan alacağı onay ile cumhurbaşkanlığı sarayında yemin etmesi bekleniyor.

Donald Tusk oylamanın ardından parlamentoda yaptığı konuşmada "Polonya'ya güvenen herkese, bize güvenen ve bu tarihi değişikliği yapmaya karar veren herkese borçlu olacağım" dedi.

2007-2014 yılları arasında başbakanlık yapan merkezci Donald Tusk, 2014-19 yıllarında Avrupa Konseyi Başkanlığı görevini yürütmüştü.

Mateusz Morawiecki liderliğindeki milliyetçi Hukuk ve Adalet Partisi (PiS), 15 Ekim’deki seçimden birinci parti olarak çıktı. Ancak tek başına iktidar olacak çoğunluğu sağlayamadı. Diğer partiler ise PiS ile koalisyona yanaşmadı.

Hukuk ve Adalet Partisi (PiS) kendisini Polonya'nın egemenliğini ve kimliğini savunan, sosyal yardımları ve asgari ücreti artırarak milyonlarca insanın yaşam standartlarını iyileştiren bir parti olarak tanımlıyor.

Ancak eleştirmenler PiS'in yargı bağımsızlığının altını oyduğunu, devlete ait medyayı bir propaganda aracına dönüştürdüğünü ve göçmenler ile LGBT topluluğu gibi gruplara karşı önyargıları körüklediğini söylüyor.

66 yaşındaki Donald Tusk kendi döneminde yargı bağımsızlığın sağlanacağı ve Polonya için ayrılan 36 milyar euroluk AB fonlarının blokesini kaldırma sözü veriyor.

Kürtajı neredeyse tamamen yasaklayan 2020 tarihli bir mahkeme kararının da iptal edileceğini vadeden Tusk, LGBT bireylere yönelik hakların güçlendirileceğini dile getiriyor.