NATO ve Ukrayna, Polonya’da “Taktik-Analiz Merkezi” kuruyor

NATO Savunma Bakanları, NATO ve Ukrayna'nın, Moskova birliklerinin stratejisini incelemek üzere Polonya'da bir askeri analiz merkezi kurmasını kararlaştırdı. Karar, Brüksel'de yapılan savunma bakanları toplantısı sırasında düzenlenen NATO-Ukrayna Konseyi toplantısında onaylandı

NATO ve Ukrayna, Polonya’da “Taktik-Analiz Merkezi” kuruyor
NATO Savunma Bakanları, Brüksel'de yapılan savunma bakanları toplantısında görüştü.

NATO Savunma Bakanları, NATO ve Ukrayna'nın, Moskova birliklerinin stratejisini incelemek üzere Polonya'da bir askeri analiz merkezi kurmasını kararlaştırdı. Karar, Brüksel'de yapılan savunma bakanları toplantısı sırasında düzenlenen NATO-Ukrayna Konseyi toplantısında onaylandı.

NATO savunma bakanları, Ukrayna’ya yardım ve Temmuz ayındaki NATO zirvesine hazırlık gündemiyle Brüksel’deki NATO Karargahı’nda biraraya geldi. Türkiye’yi Savunma Bakanı Yaşar Güler temsil ederken, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin sağlık sorunları nedeniyle toplantıya katılamadı. Austin’i Brüksel’de, Savunma Bakan Yardımcısı Celeste Wallender temsil etti.

Savunma bakanları, Ukrayna-NATO Konseyi toplantısında da Rusya ile savaşında ikinci yılını geride bırakan Ukrayna ordusuna yapılacak silah yardımı ve mühimmat üretiminin arttırılması konularını ele aldı. Toplantıya katılan Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov müttefiklere sahadaki gelişmeler hakkında bilgi verdi.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, kapanış basın toplantısında, savunma bakanlarıyla “gittikçe kötüleşen güvenlik ortamını” tartıştıklarını belirterek, “Elbette barış durumu sonsuz bir garanti değil ancak İttifak’a karşı yakın bir askeri tehdit görmüyoruz” dedi.

Ukrayna’ya askeri yardım netleşiyor: F-16 ve İHA’lar devrede

Toplantıda, Ukrayna’ya yapılacak askeri yardım konusunun ele alındığını kaydeden Stoltenberg, Kanada, Finlandiya ve Norveç'in Ukrayna için açıkladığı yeni yardım paketlerinin F-16 ekipmanı ve yedek parçalarının yanısıra, hava savunması gibi temel ihtiyaçları kapsadığını belirtti.

Genel Sekreter, önümüzdeki dönemde bir grup müttefikin de Ukrayna’ya 1 milyon adet insansız hava aracı teslim etme hedefiyle biraraya gelmeyi kararlaştırdığını; 20 NATO müttefikinin de bir “mayın temizleme koalisyonu” kurmayı kabul ettiğini duyurdu.

NATO üyesi 20 ülke, Litvanya ve İzlanda'nın önderlik edeceği mayın temizleme koalisyonuna katılmayı da kabul etti.

Stoltenberg, “Ukrayna’ya yapılan yardımların yüzde 99’unu NATO müttefikleri karşılıyor. Rus işgalinden bu yana Ukrayna’ya 75 milyar dolar mali, askeri ve insani yardım yapıldı” dedi.

Türkiye’yi Savunma Bakanı Yaşar Güler temsil ettı.
Türkiye’yi Savunma Bakanı Yaşar Güler temsil ettı.

Polonya’da NATO Eğitim Merkezi kuruluyor

Jens Stoltenberg, savunma bakanlarıyla ayrıca Polonya'nın Bydgoszcz kentinde yeni bir “NATO-Ukrayna Ortak Analiz, Eğitim ve Öğretim Merkezi” kurmaya karar verdiklerini açıkladı.

Bu merkezin açılmasının yeni bir sürecin başlangıcı olduğunu dile getiren Genel Sekreter, “Eğitim merkezi, Ukrayna'nın Rus savaşından öğrendiği dersleri paylaşmasına olanak sağlayacak. Bu onlara ve bize fayda sağlayacak ve aynı zamanda NATO müttefik birlikleriyle birlikte eğitim yapılabilecek bir platform, bir çerçeve oluşturacak” dedi.

Donald Trump’ın başkan olduğu dönemde ismini vermediği bir Avrupa ülkesine, “Rusya’yı ittifaka yeterli maddi katkı yapmayan NATO üyelerine her ne isterse yapmaya teşvik edeceğini söylediği’’ yönündeki ifadeleri Avrupa’da endişeye yol açtı.
İLGİLİ HABERLER

Avrupa’da Trump paniği: Fransa, Almanya ve Polonya safları sıkılaştırıyor

Başkent Varşova’nın kuzeybatısındaki Bydgoszcz'da faaliyet gösterecek olan eğitim merkezi ile, Ukrayna ordusunun Rus askeri stratejisi konusunda edindikleri deneyimleri NATO güçleriyle paylaşması; aynı zamanda, “Rus ordusunun Batı ordularının ekipmanları karşısında güçlü ya da zayıf kalan yanlarını analiz etmeyi” amaçlıyor.

Rusya’nın “uzayda nükleer silah girişimi” iddiası

Basın toplantısında gazetecilerin, ABD basınında yer alan ve “Rusya’nın uzaya nükleer silah konuşlandırmayı planladığını iddia eden haberlere” ilişkin sorusunu yanıtlayan Genel Sekreter Stoltenberg, “ABD medyasında yer alan son raporlar hakkında yorum yapmayacağım. Ancak şunu söyleyebilirim ki, NATO müttefikleri arasında sürekli istihbarat alışverişinde bulunuyoruz ve elbette her zaman tüm alanlardaki her türlü potansiyel tehdidi her yönden izliyoruz” dedi.

“ABD Kongresi’ndeki gecikmenin Ukrayna’ya etkisi oldu”

ABD Kongresi'nin Ukrayna’ya destek paketini onaylayacağına inandığı sözlerini “hangi bilgi ve gerekçelere dayanarak sarfettiği” sorusu üzerine de Stoltenberg, “ABD’yi ziyaret ettim ve Kongre'de de çok zaman geçirdim, her iki taraftaki politikacılarla görüştüm ve onlar aslında Ukrayna'ya geniş bir destek olduğu mesajını doğruladılar. Kongre’deki bu çoğunluğun öyle ya da böyle karara yansımasını bekliyorum. Ukrayna bizim için de zor bir süreç. Ukrayna’daki tavrımız, yalnızca Putin'e değil, aynı zamanda Xi'nin de içinde olduğu otoriter liderlere, askeri güç kullandıklarında istediklerini elde edeceklerine dair bir mesaj olacak. Bugün Ukrayna'da olan yarın Tayvan'da da olabilir” dedi.

“Bağımsız, egemen bir parlamento veya ulusal meclis adına herhangi bir şeyi garanti etmek bana düşmez” diyen Stoltenberg, mesajlara, siyasi gerçekliğe ve ABD'nin Putin'in kazanmasına izin verilmemesi yönündeki güvenlik çıkarlarına dayanarak, Kongre’nin 60 milyar dolarlık yardımı onaylamasını beklediğini söyledi.

Stoltenberg, ABD'nin şu ana kadar bir karar verememesinin Ukrayna savunması üzerinde sonuçları olduğunu belirterek, “Bu durum, destek akışını etkiliyor” dedi.

Ukrayna’ya üyelik daveti: “Giderek yaklaşıyoruz”

ABD’nin NATO büyükelçisi Julianne Smith’in, “Washington’da Temmuz ayında yapılacak zirvede, Ukrayna’ya üyelik teklif edilmesini beklemedikleri” yönündeki açıklaması da soruldu.

Stoltenberg, Ukrayna’nın NATO üyeliğine her zamankinden daha yakın olduğunu, Vilnius zirvesinde “üyelik eylem planını” kaldırarak, Ukrayna’nın üyelik sürecini iki adımlı bir süreçten tek adıma dönüştürdüklerini, böylece katılım sürecini hızlandırdıklarını ve basitleştirdiklerini kaydetti.

NATO-Ukrayna Konseyi ile de Ukrayna’nın 31 ülkeyle eşit statüde masaya oturmasını sağladıklarının altını çizen Stoltenberg, üçüncü adımda “kapsamlı bir çalışılabilirlik” programı ile “Ukrayna silahlı kuvvetlerini, NATO kuvvetleriyle tamamen birlikte çalışabilir hale getiren standart doktrinlere ve prosedürlere sahip olmasını sağlamak için çalıştıklarını” dile getirdi.

Stoltenberg, “Daha sonra tabii ki tüm müttefikler kabul ettiğinde ve koşullar karşılandığında bir davet yapılacaktır. Artık o noktaya giderek yaklaşıyoruz” diye konuştu.

Türkiye ve Montrö Anlaşması

Basın toplantısında Stoltenberg’e Romanya Radyosu’ndan, “Karadeniz’e Türkiye, Romanya ve Bulgaristan’ın kıyısı var. Montrö Anlaşması’nı göz önünde bulundurarak, Türkiye Karadeniz’de bazı müttefiklerin Ukrayna’ya bağışladığı gemilerin Karadeniz’e girmesini engelliyor. Görünüşe göre bir NATO müttefiki diğer müttefiklerin Ukrayna'ya yardım etmesini engelliyor. Bunun hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusu yöneltildi.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, bu soruya, “Montrö Anlaşması, artık Karadeniz'e açılan boğazların askeri gemilere kapatılması anlamına geliyor. Bu aynı zamanda Rusya'nın Karadeniz'e daha fazla askeri gemi gönderemeyeceği anlamına da geliyor” hatırlatması yaparak şu yanıtı verdi:

“Ukraynalılar’ın aslında Rus Karadeniz Filosu’na saldırma konusunda çok yetenekli olduklarını da hesaba katarsak; çok sayıda gemiyi ve büyük gemileri yok ettiler. Benim memnuniyetle karşıladığım şey, Karadeniz'e kıyısı olan üç NATO müttefiki Bulgaristan, Romanya ve Türkiye'nin, mayın temizleme konusunda birlikte çalışıyor olmaları. Bu konu bugünkü toplantıda dile getirildi. Ukrayna aslında Romanya, Bulgaristan ve Türkiye boyunca bir rota, bir deniz yolu açabildi. Bu onların Karadeniz üzerinden önemli miktarlarda tahıl ve diğer ürünleri ihraç etmelerine olanak sağladı. Bu nedenle NATO müttefikleri arasındaki yakın işbirliğini sürdürmemiz gerektiğini düşünüyorum. Ukrayna'nın Rus Karadeniz Filosu’nu geri püskürtme çabalarını desteklemeye ve Montrö Anlaşması’na saygı göstermeye devam etmeliyiz.”



Arzu Çakır