Türk Şehitlik Camii Berlin

Berlin Türk Şehitliği, Prusya Krallığının bir armağanı olarak; dost ve müttefik Osmanlı ve Prusya devletlerinin kurmuş oldukları Türk-Alman dostluğunun bu güne kadar uzayan bir sembolü durumundadır.

Berlin-

 Berlin Türk Şehitliği, Prusya Krallığının bir armağanı olarak; dost ve müttefik Osmanlı ve Prusya devletlerinin kurmuş oldukları Türk-Alman dostluğunun bu güne kadar uzayan bir sembolü durumundadır.

Bugün ise Şehitlik içerisine yapılmış olan Cami ile birlikte Müslümanların ve gayrı Müslimlerin ziyaret mekanı ve bir buluşma noktası konumundadır. Camii projesi Türkiye'de yapılan uzun etüd çalışmaları sonucunda Türk-İslam mimari sentezini yansıtacak şekilde hazırlanmıştır. Statik projeleri ve gerekli inşaat izinleri Almanyada yaşayan mühendisler tarafından yapılmıştır. Mimari projeler Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından; Türkmenistan'ın başşehri Aşkabad'da inşaa edilen Ertuğrul Gazi Camii ile Japonya'nın başşehri Tokyo'da inşaa edilmekte olan Tokyo camii'nin mimarı Yüksek Mimar Muharrem Hilmi Şenalp'a hazırlattırılmıştır. Mülkiyeti Türkiye hazinesine tescilli, önceleri Milli Savunma Bakanlığı’na sonra Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsisli, diplomatik arazi statüsündeki arazi, 2550 m2’dir. Berlin Şehitlik Camii ve Kültür Merkezi tamamlandığında başlıca şu birimlerden oluşacaktır:

Cami, gasilhane, çok maksatlı salon, sergi salonu, Spor salonu, Kültürel diyalog merkezi, kitap satış ünitesi, idari bürolar, kafeterya, kütüphane, misafirhane, cihannüma, şadırvan. Tüm külliyenin toplam 3.555 m2’lik bir inşaat alanına sahip olacağı hesaplanmıştır. Şehitlik Cami Klasik Osmanlı-Türk Mimarisi tarzında sekiz ayaklı merkezi planlıdır. Kültür Merkezi kısmı ise, Klasik Türk Sivil Mimarisi anlayışında tasarlanmıştır. Detaylarda geleneksel mimari unsurların dizayn kriterlerine bağlı kalınmış, taklide düşülmeden, orjinal tasarımlarla telif bir eser ortaya konulmuştur.

Camide Türk-İslam Sanatlarının hemen her şubesinden, küçük de olsa her biri müstakil sanat eseri hüviyetinde örnekler verilerek, Türk-İslam sanatları temsil edilmeye çalışılmıştır. Camii, arazinin güney-doğu köşesine, sağ ve sol yanlarındaki binalarla mevcut bahçeyi kavrar şekilde oturtulmuştur. Camiiye ana kapıdan girince tüm haşmetiyle sizi kucaklamak ister gibi görünmektedir. Camiinin oturum alanı 386 m² kadardır. Toprak altındaki kat, 1000 m²' ye varan kullanım alanıyla, cemaatin fazla olduğu zamanlarda ibadete açılabilecek şekilde çok amaçlı salon olarak tasarlanmıştır. Modern abdesthane ve mutfak sistemiyle alt kat çeşitli etkinlikler için ve iftar programları için kullanışlı bir mekan olacak Hemen üstteki zemin kat ise düz ayak girilecek şekilde ve hanımlara açık olmak üzere planlanmıştır. Bu katın kullanım alanı 400 m² civarındadır. Aynı zaman da bu kattan hem bodrum hem de teras katlarına çıkacak olan bir özürlüler asansörü inşaa edilmesi planlanmıştır.

Camii bütün teferruatıyla klasik Osmanlı mimarisinin bütün özelliklerini taşımaktadır. Mermer ve taş işleri, mukarnaslı başlık ve şerefeler, çini kuşak yazıları, kündekari kapı ve kepenkler, sedefli ahşap vaaz kürsüsü, masif mermer minber ve mihrab, el hatlı levhalar ve kalem işleri ile İslam sanatlarının mimariyle mecz edilmesinin, İslamın tevhid ve terkip şuurunun malzemeye nasıl aksettiğinin güzel bir numunesidir. Her açıdan büyük titizliklerle gerçekleştirilmeye çalışılan; Batı Avrupa' da ilk defa kültür ve sanatımızın mükemmel ve inşaallah asırlarca kalacak bir numunesi olacak olan bu mübarek yapının inşaatının en kısa sürede tamamlanarak; Osmalı' dan yadigar kalan bir hatıraya gösterilen saygı, İslamiyetin güzel bir nişanesi, tüm müslümanların Berlin' de büyük bir ibadethanesi, çeşitli kültür ve dinlerin buluştuğu bir odak noktası ve toplumlar arası dostluk bağlarını arttıran bir köprü olmasını diliyoruz.

Şu anda senede 30 bin gayrı Müslimin ziyaret ettiği cami Avrupa’da Müslümanların ve Gayrı Müslimlerin karşılaştığı ve tanıştığı mekanlar arasında birinci sırada yer almaktadır. Aynı zamanda hem Alman hem Türk Devleti temsilcilerinin ziyaret ettikleri bir ağırlama yeridir. İbadethane kısmının solunda kalan Kültür Evi içerisinde idari birimlerle birlikte “geleneksel baş oda” tarzında gösterişli ve prestijli bir kabul ve ağırlama mekanı bulunmaktadır. Yapımına 1994 yılında başlanan Camimiz 2004 yılında ibadete açılmakla birlikte müştemilatındaki inşaat çalışmaları halen devam etmektedir.

Kaynak: DİN HİZMETLERİ ATAŞELİĞİ