Almanya’dan Türkiye’ye istihbarat faaliyetleri suçlaması

Almanya'da iç istihbarattan sorumlu Anayasayı Koruma Teşkilatı (BfV) yıllık raporunu yayınladı. Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser ve BfV Başkanı Thomas Haldenwang tarafından açıklanan 380 sayfalık raporda Türkiye; Rusya, Çin, İran ve Kuzey Kore ile birlikte, Almanya’da casusluk ve etki faaliyetleri yürütmeye çalışan ülkeler arasında sıralandı.

Raporun 299 ve 300’üncü sayfalarında "Türkiye Cumhuriyeti İstihbarat Servisleri" başlığı altında yer alan Türkiye ile ilgili gözlemlerde, Türk istihbaratının Almanya'da AK Parti‘ye muhalif olan dernekleri ve bireyleri gözetlediği, ancak istihbaratın öncelikli hedefinde Türkiye'nin aşırılık yanlısı ya da terörist olarak sınıflandırdığı örgütlerin bulunduğu belirtildi ve faaliyetlerinin PKK örgütü ve FETÖ yapılanmasına yoğunlaştığı kaydedildi.

Raporda, "devlet ve hükümete yakın" olarak nitelendirilen Uluslararası Demokratlar Birliği’ne (UID) dikkat çekildi. AK Parti’nin yurtdışı yapılanması olarak bilinen UİD’nin yerel bazda çok yaygın bir örgüt olduğu, toplantı ve etkinliklerinde AK Partili siyasetçilere konuşma olanağı verdiği ifade edildi.

Aşırı sağcı şiddet artıyor uyarısı

Anayasayı Koruma Dairesi'nin raporuna göre geçen yıl Almanya’da bir yıl öncesine kıyasla daha fazla siyasi motifli suç işlendi. Sol görüşlü suçların sayısı azalırken, sağ görüşlü suçların sayısı ise arttı. Geçtiğimiz yıl 58 bin 916 siyasi motifli suç kayıtlara geçerken, bu rakam 2021'de 55 bin 048 olarak saptanmıştı. Aşırı sağcı olarak sınıflandırılan kişilerin sayısı bir önceki yıla kıyasla yaklaşık yüzde 14,5 artarak 38 bin 800 oldu.

İçişleri Bakanı Nancy Faeser, aşırı sağ alanında cezai suçların sayısının yüzde 3,8 artarak 23 bin 493 vakaya ulaştığını, aşırı sağ motivasyonlu şiddet suçlarının sayısının ise yüzde 7,5 arttığını vurguladı. Bunların arasında iki cinayet teşebbüsü bulunduğunu hatırlatan bakan, İslam ve Yahudi düşmanlığı ve komplo teorilerinin yayılmasının arttığını, aşırı sağcıların internette ağ oluşturmaya ve radikalleştirmeye devam ettiklerini belirtti. Faeser, aşırı sağcılığın temel demokratik düzene yönelik en büyük tehdit olmaya devam ettiğini söyledi.

PKK'nın Almanya'da 14 bin 500 sempatizanı bulunuyor

Raporda, terör örgütü PKK'nın Almanya'da 14 bin 500 üyesiyle sayısal olarak en büyük yabancı radikal grup olduğunun altını çizildi. PKK'nın Türkiye'de saldırılar düzenlediği ve cinayetler işlemeye devam ettiği vurgulanırken, Almanya’da topladığı haraçları Türkiye’de terörü finanse etmek için kullandığı, ayrıca örgütün katılım için Almanya'daki gençleri hedef aldığı hatırlatıldı.

PKK, 26 Kasım 1993 tarihinden beri Almanya’da terör örgütleri listesinde yer alıyor ve tüm faaliyetleri yasaklanmış durumda. Federal Yargıtay, 2010 yılında PKK'yı, Alman Ceza Kanunu'nda yer alan 129b maddesine göre "yabancı bir terör örgütü" olarak derecelendirerek, yasak kararının devamına karar verdi. 2017 yılında alınan bir kararla da PKK adına gösteriler düzenlenmesi, gösterilerde PKK’ya ve PKK’nın Suriye kolu YPG’ye ait flama ve sembollerinin kullanılması yasaklandı.

Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın raporunda, İslami terör tehdidinin halen yüksek olduğu ifade edilirken, "İslamcılık ve İslami terör ile bağlantılı" kişi sayısının 2022'de 28 bin 290'dan 27 bin 480'e düştüğü açıklandı. Almanya'da yabancı ülkelerle bağlantılı aşırılıkçı faaliyetler içindeki kişi sayısı ise, 2022 yılında bir önceki seneye kıyasla 29 bin 750'ye yükseldi ve ve böylece yüzde 3,8 oranında arttı.

Cem Dalaman 

İlgili Haber (Arşiv)

Almanya'da Siyasal İslam Gelir Kaynaklarının Araştırılması