Macron Korsika Adası’na "özerklik" önerdi

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, tarihi bir açıklama yaparak uzun süredir ‘özerklik’ isteyen Korsika Adası’na, "Korsika adının Fransız Anayasası’na yazılmasını ve devlete aykırı olmayan bir özerklik” teklif etti

Macron Korsika Adası’na "özerklik" önerdi
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, tarihi bir açıklama yaparak uzun süredir ‘özerklik’ isteyen Korsika Adası’na, "Korsika adının Fransız Anayasası’na yazılmasını ve devlete aykırı olmayan bir özerklik” teklif etti

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, tarihi bir açıklama yaparak uzun süredir ‘özerklik’ isteyen Korsika Adası’na, "Korsika adının Fransız Anayasası’na yazılmasını ve devlete aykırı olmayan bir özerklik” teklif etti.

Macron, özerklik planını, "Statükoyu devam ettirmek hepimizin başarısızlığı olur. Korsika Anayasamız’a dahil edilmelidir. Korsika Adası topluluğunun özelliklerinin Anayasa'da kendi maddesinde, yani tarihi, dilsel ve kültürel bir ada topluluğu olarak tanınmasından yanayım" sözleriyle açıkladı.

Özerklik için kırmızı çizgilerini de çizen Macron, "Korsika'yı Cumhuriyet'te tutmak ve iki vatandaş kategorisi yaratmamak" şartlarını da vurguladı.

Cumhurbaşkanı olarak 5’inci kez adayı ziyaret eden Macron, Korsika’nın kurtuluşunun 80. yıldönümü törenleri için adayı ziyaret etti. Macron bu ziyareti kapsamında, Ajaccio'da, Korsika milliyetçileri tarafından kontrol edilen Korsika Meclisi'nde tarihi bir konuşma yaparak, Korsika Adası’na " özerklik sağlayacak planı" da açıkladı.

Macron’dan önce Genel Kurul’a hitap eden Korsika Meclisi Başkanı Marie-Antoinette Maupertuis, adanın "yarım asırlık” özerklik özleminden söz ederek, "Bu sabah Korsika nefesini tutuyor. Yıllardır süren çatışmaları yarın çözme gücüne sahipsiniz" diyerek Macron’a söz verdi.

Korsika Yerel Parlamentosu’nda Korsikalı direniş savaşçılarını anarak başladığı konuşmasında Macron, Temmuz ayından bu yana yerel parlamento ile hükümet arasında süren ‘özerklik’ pazarlıklarının ardından, Korsika’ya tanımak istedikleri özerk yönetimin "ne devlete karşı, ne de devletsiz olmayan, Cumhuriyet içinde" bir özerklik olduğunu dile getirdi.

Macron, "Cumhuriyet'te Korsika'nın özerkliği, geleceği birlikte inşa etmenin yolu olmalı. Devletten kopmadan. Bu, devlete karşı özerklik ya da devletsiz özerklik değil, Korsika için ve cumhuriyet içinde özerklik olacaktır” diye tekrarladı.

Korsikalı liderlerin sorumluluk ruhunu ve görev duygusunu selamladığını ancak Korsika'nın yine de "köklerinin Fransa'da ve Cumhuriyet'te" kaldığını hatırlatan Macron, Bu anlaşılmazlık durumundan çıkmak için birarada olmamız gereken şey de ortak tarihimizdeki bu köklerdir. Başlatmak istediğimiz yeni kurumsal aşama, Korsika'nın Cumhuriyet’in sınırları içinde kalarak, kendi öz ruhunu ve kimliğini korumasına olanak sağlamalıdır" diye konuştu.

Anayasa değişikliği için 6 ay süre

Bu önerileri kapsayacak bir “anayasal metin” üzerinde anlaşmaya varılması için 6 ay süre veren Macron, "Bir metne dayanarak Anayasa revizyon sürecini başlatabileceğiz, ardından Korsika'da istişareleri organize edebileceğiz ve sonunda bu yeni aşamayı uygulayacak organik yasa tasarısını hazırlayabileceğiz. Bu normatif kapasitenin elbette Danıştay ve Konsey’in kontrolü altında kullanılması gerekecektir" dedi.

Cumhurbaşkanı, Korsika’yla ilgili maddenin Anayasa’ya yazılmasının yanı sıra, “Korsika dilinin daha iyi öğretilebileceğini ve her Korsikalı’nın hayatının merkezine yerleştirilebileceğini” umduğunu söyledi.

Macron’un sözünü ettiği anayasal reformun gerçekleşebilmesi için, Ulusal Meclis ve Senato'nun birleşerek toplandığı Kongre’nin 5’te 3 çoğunluğunun desteğini alması gerekiyor. Bunun için de Macron’un projeye destek veren solun yanı sıra, “özerklik sınırlarının Cumhuriyet’in kırmızı çizgilerini aştığı” uyarısı yapan Cumhuriyetçiler’in de desteğini alması gerekiyor.

Yvan Colonna’nın öldürülmesi süreci hızlandırdı

Cumhurbaşkanı Macron ile özerklik isteyen yerel liderler arasında 5 yıldır yaşanan gergin tartışmalar, son 2 yılda, daha da hızlandı. Fransız Vali Erignac’ı öldürmekten zanlı olarak Fransa’da tutuklu bulunan bağımsızlık hareketinin önemli aktörlerinden Yvan Colonna'nın, Mart 2022'de cezaevinde uğradığı saldırı sonucu öldürülmesinin ardından ayrılıkçılar arasında öfke ve ayrılık talepleri yükseldi. Bunun üzerine Macron, yerel yönetimle özerklik planını tartışmaya başladı.

Korsika Adası’nın bağımsızlığı için uzun yıllar mücadele veren, önemli siyasi aktörlerden Yürütme Konseyi Başkanı Gilles Simeoni de, hükümet ile Korsikalı seçilmişler arasındaki "tartışma döneminin", bağımsızlık hareketinin önemli aktörlerinden Yvan Colonna'nın uğradığı silahlı saldırı sonucu başladığını hatırlattı.

Macron, Fransız Vali Erignac’a suikastten suçlanan Yvan Colonna'nın 2022'deki ölümünden söz ederek, "Bu olay genel bir yangının başlangıç noktasıydı. Devlet ile devlet arasında yeni bir "tartışma döngüsünün" başlangıcıydı ve Korsikalı liderin 2 Mart'taki dramatik ölümünün ardından artan öfke ve isyan, açıkça daha derin nedenlerden ve her şeyden önce 2015'ten bu yana birbirini izleyen bölgesel yönetim ve devlet arasındaki ilişkilerin durumunu karakterize eden siyasi blokaj, durumu her geçen gün daha da kötüye götürdü, geri dönüşü olmayan olayların yaşanma riskini arttırdı" dedi.

"Macron’un önerisi ne yeni ne de tarihi "

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, özerklik önerisi ile Meclis’in bir grubu tarafından ayakta alkışlansa da bağımsızlık yanlılarının bir bölümü bu projenin "hiçbir yenilik içermediğini" savundu. Ada’nın sembolik liderlerinden Korsika Meclisi’nin eski başkanı Jean-Guy Talamoni, France Info Radyosu’na yaptığı değerlendirmede, "Macron’un ne devlete karşı ne de devletsiz özerklik teklifinde, 2017'den bu yana Korsikalılar’ın mutlak çoğunluğunun taleplerine ilişkin olumlu bir yanıt yok" dedi.

Jean-Guy Talamoni, Korsika milliyetçilerinin "Korsika dilinin ortak resmiliği, evi ve topraklarını korumak için ikamet statüsü ve Korsika halkının tanınmasını" talep ettiğini belirterek, "Çok önemli olan tüm bu konularda hiçbir ilerleme yok. İçişleri Bakanı tarafından 2022 yılında belirlenen ve Yürütme Konseyi Başkanı tarafından onaylanan kırmızı çizgilerin fiili olarak yeniden teyit edilmesi dışında kesinlikle yeni bir şey yok. Bu da bizi tatmin edemez. Bu kırmızı çizgiler arasında Fransızca ve Korsika dilinin ortak resmiliği yer alıyor. Emmanuel Macron ise buna karşı çıkıyor. Cumhurbaşkanı, Korsika dilinin daha iyi öğretilebileceğini ve Korsika yaşamının merkezine yerleştirilebileceğini, kamusal yaşamda daha fazla yere sahip olabileceğini öne sürüyor. Dilimizi kurtarmak, toprağımızı kurtarmak, Korsikalılar’ın kendi ülkelerinde yaşamasını ve yaşamaya devam etmesini sağlamak için ihtiyacımız olan şeyler yok" diye eleştirdi.

Arzu Çakır