Medya Berlin’e Yapılan Haksızlık ve İletişim Başkanlığı'nın Sessizliği
Gazeteciliğe ve Basın Özgürlüğüne Darbe: Mustafa Ekşi’ye Yapılan Haksızlık

15 Temmuz 2016 gecesi, Türkiye'de demokrasinin kalbine saplanan bir hançer olarak hatırlanacak. Fethullah Gülen terör örgütü (FETÖ) tarafından gerçekleştirilen hain darbe girişimi, sadece devletin kurumlarına değil, milletin iradesine de açık bir saldırıydı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bombalanması, bu ihanetin ne kadar derin ve acımasız olduğunu gösterdi. Ancak bu gecenin ardından, sadece demokrasi değil, basın özgürlüğü de büyük bir darbe aldı
.
15 Temmuz Anma Programında Neden Akredite Edilmedim?
İlgili Haber
Bu kanlı girişimin ardından, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin duvarından düşen bir mermer parçası, milletin demokrasiye olan bağlılığının sembolü olarak şahsına dönemin Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanlığı Basın Müşavirliği tarafından şahsına sunuldu. Bu sembol, sadece geçmişin değil, geleceğin de bir hatırlatıcısıdır: Demokrasiye sahip çıkmak, her zaman ve her koşulda gereklidir.
15 Temmuz Darbeye Karşı Basın Bildirisini Kaleme Alan Mustafa Ekşi
İlgili Video
Berlin’de Gazetecilik ve Demokrasi Mücadelesi: Mustafa Ekşi’nin Hikayesi
O gece Berlin’de, medya.berlin imtiyaz sahibi Mustafa Ekşi, Türkiye'nin yaşadığı bu tarihi trajediyi dünyaya duyurmak için büyük bir mücadele verdi. Berlin Büyükelçiliği önünde yaptığı gazetecilik faaliyeti, darbenin acımasızlığını ve milletin direnişini Almanca bir belgesele dönüştürdü. Bu cesur çabaları nedeniyle, dönemin Basın Müşaviri Refik Soğukoğlu tarafından bir teşekkür plaketi ile onurlandırıldı. Bu plaket, sadece bir ödül değil, aynı zamanda bir direniş sembolüydü.
Plakette, “15 Temmuz 2016'da, Türk halkı demokrasi uğruna hayatları pahasına direndi. FETÖ mensupları tarafından bombalanan Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin duvarından düşen bu mermer parçası, Türkiye'nin demokrasiye bağlılığının bir sembolü olarak size sunulmuştur,” ifadeleri yer aldı. Bu sözler, o gecenin acı gerçeklerini ve milletin kahramanca direnişini özetliyordu.
Gazeteciliğe ve Basın Özgürlüğüne Darbe: Mustafa Ekşi’ye Yapılan Haksızlık
İlgili Video
Ancak bugün, Mustafa Ekşi'nin yaşadıkları, Türkiye'de basın özgürlüğünün ne kadar kırılgan olduğunu gözler önüne seriyor. Gazeteci Mustafa Ekşi, yazdığı makaleler nedeniyle akreditasyonunun kaldırılmasıyla karşı karşıya kaldı. Bu, sadece bir gazeteciye değil, basın özgürlüğüne yapılan bir saldırıdır. Üstelik, bu olayın üzerinden yaklaşık bir yıl geçmiş olmasına rağmen, Ankara İletişim Başkanlığı'nın bu skandala sessiz kalması, bu haksızlığı daha da derinleştiriyor.
Bu sessizlik, sadece Mustafa Ekşi’ye değil, tüm gazetecilere ve basın özgürlüğüne yönelik bir tehdittir. Gazetecilik, demokrasinin temel taşlarından biridir ve bu temel taşın zayıflatılması, demokrasinin kendisine yapılan bir saldırıdır. Demokrasi, sadece seçimlerle değil, aynı zamanda özgür ve bağımsız bir basının varlığıyla yaşar.
Yapımı Mustafa Ekşiye ait,15 Temmuz 2016da Berlinde Neler Oldu?(Almanca Belgesel)
İlgili Haber
15 Temmuz'un kanlı izlerini ve bu süreçte gazeteciliğe yapılan saldırıları ele almaktadır. Demokrasiye ve basın özgürlüğüne olan inancımızı tazelerken, bu değerlere sahip çıkmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha vurgulamaktadır. Bu mücadele, sadece geçmişin değil, geleceğin de bir mücadelesidir.
Cumhuriyet’in 100’üncü yılında Berlin’de gazetecilik baskı altında!
İlgili Haber