Berlin- Azerbaycan ve Ermenistan, 13 Mart 2025’te yaptıkları ortak açıklamayla, barış ve iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin kurulmasına yönelik anlaşma taslağı üzerindeki müzakereleri başarıyla tamamladıklarını duyurdu. Bu tarihi dönüm noktası, Güney Kafkasya’da istikrar ve iş birliği için yeni bir dönemin kapısını aralıyor.
Azerbaycan’ın Almanya Büyükelçisi Nasimi Aghayev, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
“2020 savaşının sona ermesinin ardından Azerbaycan, kararlı bir şekilde barış çağrısında bulundu. Savaşın hemen ardından Ermenistan’a bir barış anlaşması önerdik ve ilk taslağını hazırladık. Hedefimiz her zaman kalıcı ve geri döndürülemez bir barış oldu. Şimdi Ermenistan’ın, bu barışı sağlam bir temele oturtmak için gerekli adımları atması gerekiyor.”
Ermenistan Anayasasında Değişiklik Şartı
Barış anlaşmasının nihai olarak tamamlanabilmesi için Ermenistan Anayasası’nda değişiklik yapılması gerekiyor. Mevcut anayasanın önsözünde, Azerbaycan’a ait Karabağ bölgesiyle “yeniden birleşme”ye atıfta bulunan ifadeler yer alıyor. Bu ifadeler, uluslararası hukukun temel prensipleriyle ve barış sürecinin ruhuyla çeliştiği için kaldırılmak zorunda.
Büyükelçi Aghayev bu konuda şunları söyledi:
“Bir barış anlaşmasının kalıcı olması, sadece mevcut Ermeni hükümetinin değil, tüm Ermenistan devletinin anlaşmayı tanımasıyla mümkündür. Gelecekteki herhangi bir hükümetin anlaşmayı ‘anayasaya aykırı’ ilan etmesini engellemek için anayasa değişikliği şarttır.”
Azerbaycan, yalnızca mevcut Ermeni hükümetini değil, gelecekteki yönetimleri de bağlayacak, hukuken tartışmasız bir anlaşma yapılmasını hedefliyor.
AGİT Minsk Grubu’nun Dağıtılması
Azerbaycan’ın önem verdiği bir diğer konu ise Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’na (AGİT) bağlı Minsk Grubu’nun ve ilgili yapıların resmen dağıtılması. 1992 yılında Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki sorunu çözmek amacıyla kurulan grup, onlarca yıl süren müzakerelere rağmen somut bir ilerleme sağlayamadı.
“Minsk Grubu artık misyonunu tamamlamış durumda. Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü yeniden tesis edildikten sonra bu yapının varlığını sürdürmesi gereksizdir. Artık bu işlevsiz ve geçmişte kalmış yapıyı resmi olarak sonlandırmanın zamanı gelmiştir.” – Nasimi Aghayev
Sınır Belirleme ve Çizim Sürecinde İlerleme
Barış anlaşmasının yanı sıra Azerbaycan ve Ermenistan, sınırların belirlenmesi ve çizilmesi (delimitasyon ve demarkasyon) sürecinde de önemli mesafe kaydetti. Büyükelçi Aghayev, iki ülkenin sınır komisyonlarının doğrudan yürüttüğü müzakereler sayesinde önemli ilerlemeler sağlandığını belirtti.
2024 yılında iki ülke arasında ortak sınırın kritik bir bölümü başarılı şekilde belirlenmiş ve çizilmişti. Bu adım, bölgedeki güvenliği ve istikrarı pekiştirmek adına büyük bir kazanım olarak görülüyor. Ayrıca Azerbaycan ile Ermenistan arasında ilk kez bir ikili hukuk belgesi imzalanarak yürürlüğe girdi.
İşgalin Bıraktığı Derin İzler
Yaklaşık 30 yıl süren Ermenistan işgali, Azerbaycan için büyük yıkımlara neden oldu:
• Azerbaycan topraklarının %20’si, Ermenistan tarafından uluslararası hukuka aykırı şekilde 30 yıl boyunca işgal altında tutuldu.
• 800.000 Azerbaycanlı, zorla yerlerinden edilerek mülteci konumuna düştü.
• 10.000 km²’den fazla alan işgal sırasında sistematik olarak tahrip edildi. 7 şehir, 900 köy ve yüzlerce tarihi-kültürel yapı tamamen yok edildi.
• 1,5 milyon mayın ve patlamamış mühimmat, eski işgal bölgelerinde büyük bir güvenlik tehdidi oluşturmaya devam ediyor. 2020 savaşının sona ermesinden bu yana 383 Azerbaycanlı mayınlar nedeniyle yaşamını yitirdi veya ağır yaralandı.
• Çevresel tahribat ve doğal kaynakların yağmalanması, kalıcı ekolojik hasarlara yol açtı.
Bu ağır mirasa rağmen Azerbaycan, işgalden kurtarılan bölgelerde büyük bir yeniden inşa süreci başlattı. 2020’den bu yana altyapı, şehirleşme, ulaşım, enerji projeleri, mayın temizleme ve tarihi-kültürel mirasın restorasyonu gibi alanlara 10 milyar dolardan fazla yatırım yapıldı. Bu çalışmalar sayesinde yaklaşık 12.000 zorla yerinden edilmiş Azerbaycanlı, yıllar sonra doğdukları topraklara geri döndü ve daha birçok kişinin dönüşü planlanıyor.
Azerbaycan Barışa Bağlılığını Sürdürüyor
Büyükelçi Aghayev, açıklamalarını şu sözlerle tamamladı:
“Tarihi bir fırsatın eşiğindeyiz. Kalıcı ve geri döndürülemez bir barışı tesis edebiliriz. Barış ve bir arada yaşama, bölgemizin istikrarı ve kalkınması için hayati öneme sahip. Karşılıklı anlayış, diyalog ve yapıcı iş birliği yoluyla, her iki halkın güvenlik ve refah içinde yaşayabileceği bir gelecek inşa edebiliriz.”
İlgili Arşiv Haber Berlin'deAzerbaycan’a Destek Mitingi
Gazeteci, Yapımcı ve Medya Girişimcisi
Mustafa Ekşi, İstanbul doğumlu bir gazeteci ve medya yapımcısıdır. Eğitimini tamamladıktan sonra üniversite eğitimi için Berlin’e gitmiş ve 1989 yılında Berlin Duvarı’nın yıkılışına tanıklık etmiştir. Uzun yıllar Berlin’de IT sektöründe ticaret yapmış, 2000 yılında Rize Kültür Derneği’nin kurucu yönetim kurulu üyeleri arasında yer almıştır.
Medya kariyerine 2009 yılında Mocca Kültür dergisinde gerçekleştirdiği röportajlarla başlamış, Türkiye’de ulusal medyada ve Berlin merkezli Tivitürk TV’de programlara konuk olmuş ve program moderatörlüğü yapmıştır. Almanya’da Türkçe ve Almanca yayın yapan birçok medya platformunda aktif görev almış, medya.berlin haber portalını kurmuştur. 15 Temmuz darbe girişimini konu alan Der Aufstand adlı belgeselin yapımcılığını üstlenmiştir.
Almanca yayın yapan IP-TV kanalı Z-23tv’nin Berlin temsilciliğini yürütmüş, Alman-Türk Gazeteciler Birliği Berlin’in kurucu üyelerinden biri olmuş ve geçmişte asbaşkanlık görevini üstlenmiştir.
Mustafa Ekşi, halen medya.berlin’in genel yayın yönetmeni olarak çalışmalarını sürdürmekte ve metalink.tv’nin imtiyaz ortağı olarak medya projelerine devam etmektedir. Aynı zamanda köklü Ekşioğlu Ailesi’nin bir mensubudur.
Diese Website verwendet Cookies, um Ihr Nutzungserlebnis zu verbessern. Durch die weitere Nutzung der Website stimmen Sie der Verwendung von Cookies gemäß unserer Datenschutzerklärung zu.