Japonya yıkılan nükleer santralin radyoaktif suyunu okyanusa boşaltmaya başlayacak

Japonya, deprem nedeniyle enkaza dönen Fukuşima nükleer santralinden, 1 milyon tondan fazla arıtılmış radyoaktif suyu okyanusa bırakmaya başlayacak. 24 Ağustos tarihinden itibaren suyun okyanusa bırakılmaya başlanması planına Çin sert şekilde tepki gösteriyor

Japonya yıkılan nükleer santralin radyoaktif suyunu okyanusa boşaltmaya başlayacak
Japonya'daki, deprem nedeniyle enkaza dönen Fukuşima nükleer santrali.

Japonya, deprem nedeniyle enkaza dönen Fukuşima nükleer santralinden, 1 milyon tondan fazla arıtılmış radyoaktif suyu okyanusa bırakmaya başlayacak. 24 Ağustos tarihinden itibaren suyun okyanusa bırakılmaya başlanması planına Çin sert şekilde tepki gösteriyor.

Tokyo elektrik şirketi Tepco tarafından işletilen santralin tamamen devreden çıkarılması ve suyun tahliye edilmesine dair plan iki yıl önce Japonya hükümeti tarafından onaylanmıştı. Bölgedeki balıkçılar da plana karşı tepki gösterdiler.

Ancak tepkilere rağmen Japonya Başbakanı Fumio Kishida yaptığı açıklamada, “Hava koşullarının izin vermesi halinde suyun tahliyesinin 24 Ağustos’ta başlamasını umuyorum” dedi.

Hükümet balıkçıların radyoaktif suyun okyanusa salınması konusunda bir noktada anlayış gösterdiklerini söylese de balıkçıları temsil eden gruplar durumdan kaygı duyduklarını dile getiriyorlar.

Tepco şirketi, suyun okyanusa bırakılmasının son derece kontrollü şekilde yapılacağını, ilk etapta Perşembe gününden itibaren 17 günlük süreçte 7 bin 800 metreküp suyun bırakılacağını açıkladı.

Şirket santralden okyanusa bırakılacak suda, radyoaktif madde olarak litre başına 190 bekerel trityum olacağını açıkladı. Tepco’ya göre bu, Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) açıkladığı içme suyunda 10 bin bekerele kadar olan limitin, son derece altında bir değer.

Japonya, suyun okyanusa bırakılmasının güvenli olduğunu, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun da Temmuz ayında suyun tahliye planına onay verdiğini belirtiyor. Tokyo yönetimi, su ve tahliye işlemi konusunda uluslararası standartlara uyulacağını ve işlemin çevre ve insan üzerindeki etkisinin ihmal edilebilir düzeyde olacağını savunuyor.

Japonya’daki FNN yayın kuruluşu hafta sonu konuya ilişkin bir anket yaptı. Buna göre, suyun okyanusa salınmasına destek verenlerin oranı yüzde 56, karşı çıkanların oranı da yüzde 37 oldu.

Komşu ülkeler endişeli

Her ne kadar Japonya hükümeti tarafından işlemin güvenli olduğuna dair açıklamalar yapılsa da komşu ülkeler de kaygılarını dile getiriyorlar. En büyük eleştiriler de Çin tarafından yapılıyor.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wang Wenbin söz konusu işlemi "son derece bencilce" olarak nitelendirdi. Çin'in karardan derin endişe duyduğunu ve resmi bir şikâyette bulunduğunu söyledi.

Wang, Çin'in "deniz çevresini, gıda güvenliğini ve halk sağlığını korumak için gerekli tüm önlemleri alacağını" söyledi ancak ne tür önlemler alacaklarına dair detaylar vermedi.

Hong Kong yönetimi de Japonya’nın kararına tepki gösterdi ve sorumsuzluk olarak değerlendirdi. Hong Kong, Perşembe gününden itibaren başkent Tokyo ve Fukuşima gibi bölgelerden Japon deniz ürünlerine yönelik ithalat kontrollerini "derhal devreye sokacağını" açıkladı.

Çin’in Makau özerk yönetimi de Japonya’dan deniz ürünleri alımını durduracağını açıkladı.

Güney Kore de bugün yaptığı açıklamada, planın bilimsel ya da teknik yönleriyle ilgili bir sorun görmediğini, ancak plana katılmadığını ya da desteklemediğini belirtti. Güney Kore yönetimi bir yandan bu açıklamaları yaparken diğer yandan Japonya’yla iyi ilişkilerini de gözetmeye çalışıyor.

Japonya, filtrelenmesi zor olduğu için seyreltilmesi gereken bir hidrojen izotopu olan trityum dışında çoğu radyoaktif elementi sudan ayıracağını belirtiyor.

Japonya’nın açıklamalarına destek Avustralya Ulusal Üniversitesi bilimadamlarından Tony Irwin’den geldi. Irwin yaptığı değerlendirmede, “Dünya çapındaki nükleer santraller, 60 yılı aşkın bir süredir rutin olarak trityum içeren suyu, insanlara yada çevreye zarar vermeden, çoğu Fukuşima için planlanan yıllık 22 TBq'dan daha yüksek seviyelerde tahliye etmektedir" dedi.

Konuyla ilgili olaraj açıklama yapan bir Japon yetkili, tahliyeden sonra deniz suyuyla ilgili ilk test sonuçlarının Eylül ayı başında alınabileceğini söyledi. Japonya ayrıca santralin yakınındaki sulardaki balıkları da testlere tabi tutacak ve test sonuçlarını tarım bakanlığının web sitesinde yayınlayacak.